

.
Acemi Berber
​
"Olgun berberlerde düÅŸünmekle makas şıkırdatması arasında bir denge vardır. Kötü berber düÅŸünürken ya makas elinde dona kalır yahut da makas ahenksiz şıkırdar." ( Sait Faik Abasıyanık. Birtakım insanlar.)
Her zamanki gibi erken kalktım. Mide haplarından birisini yarım bardak su ile yuttum. Elimi yüzümü yıkadım. Kıyafetlerimi giyip lojmanın olduÄŸu binadan dışarıya, sokaÄŸa adım attım. İçime derin bir nefes çektim. Hava bu mevsimden beklenilmeyecek kadar güzeldi. Åžantiye yakınımdaydı. Topu topu yüz adım. Yürüdüm. Benden de erken kalkan iÅŸçilere selam vere vere ÅŸantiye binasına doÄŸru yol aldım.
​
Montumu ÅŸantiyedeki odamdaki askıya asıp yemekhaneye yöneldim. Plastik bardakta çayımı ve kahvaltının paketli olduÄŸu plastik tabağı alıp giriÅŸ kapısına bakan masalardan birine oturdum. Tek tük iÅŸçiler vardı yemekhanede. “Uzun adam” ve icraatlarından bahsediyorlardı. İlan edilmemiÅŸ bir iç savaÅŸ vardı ülkenin doÄŸusunda. Elimden bir ÅŸey gelmezdi bu saatten sonra bu ülke için. Biliyorsun deÄŸil mi? Unumu elemiÅŸ eleÄŸimi duvara asmıştım uzun süredir. Hala gülünç geliyordu bana anlamsız kahvehane usulü vatan kurtarmalar vs. Politik olarak gerçek olan tek ÅŸeyin güç ile yapıldığıdır. Güç ise örgütlülükle olur. Kolektif güç örgütlülük vesaire. Daldığım bu derin mevzulardan plastik tabakta kalan son zeytine çatalımı batırdığım ve zeytin tanesini aÄŸzına atıp çekirdeÄŸini plastik tabaÄŸa bıraktığımda sıyrıldım. Çayımdan son bir yudum daha alıp, yemekhaneden çıktım. Adeta tüm düÅŸüncelerimi çöp bidonuna, kahvaltı atıklarıyla birlikte attım. Gerçekten de bu kadar mı kötüydü gidiÅŸat. Elbette mecazi anlamda söylüyorum; bir süredir gömdüÄŸüm silahlarımı yeniden çıkartıp direniÅŸe mi katılmalıyım. Tekrar…
İş elbiselerimi, baretimi, projelerin yüklü olduÄŸu tablet bilgisayarımı yanıma alarak. Ofisten ÅŸantiye sahasına çıktım. Åžantiye yeri bayram yeri deÄŸildi. Tek tek iÅŸçileri gözlemledim. Hal ve hatırlarını sordum. Bir huzursuzluk vardı. Kendimde ve herkeste bir huzursuzluk. Ülkenin genel havası her yerde olduÄŸu gibi burada da hissediliyordu. Sonra iyice daldım ÅŸantiye iÅŸlerine. İşime daldıkça kötümser düÅŸüncelerden uzaklaÅŸacağımı biliyordum. En iyi terbiye bedenimi ve beynimi yorulmaktı. Burada bunu elde etmek için bol bol fırsat vardı... Mesai bittiÄŸinde hiçbir ÅŸey düÅŸünemeyecek, elimi ve kolumu bile kaldıramayacak, bir satır bile yazamayacak derecede yorgun olmak. Yoksa bu yüreÄŸim bu acıya dayanamaz ki…
​
***
​
Yıllar yılı kovalamıştı. Ben adeta acemi bir berberdim. Çünkü benim makas ÅŸakırdatmalarım uzun ve kısa aralıklarla kesiliyordu. Evet ben amatördüm. Hep amatör kalma isteÄŸiydi benimkisi.